Doğan Kitap Mayıs-2013 1.Baskı |
Livaneli, Trakya’da
Karadeniz’in kıyısında inzivaya çekilmiş kitaplarıyla yaşayan emekli bir
mühendisin ve kardeşinin öyküsünü anlatıyor bu kitapta. Bir Binbir Gece Masalı
gibi meraklı bir gazeteci kıza birkaç gün süreyle anlatılan öykü, Türkiye ve
Rusya’da geçer. Bir Rus kızına delicesine aşık kardeş öyküsü boyunca, söz
edilen kardeşin nereden çıkacağını merak edersiniz ama ipuçları da size bir
fikir verir, sondaki sürpriz çok da fazla şaşırtmaz o yüzden.
Bu arada gazeteci
kızın köye gelmesi de köyde işlenen bir cinayet içindir. Kitap boyunca bu
cinayetle kardeş öyküsünün nasıl bağlanacağını merak ettim ama sonuç tam bir
düş kırıklığı oldu benim için. Keşke cinayet kısmını hiç dahil etmese ya da doğru dürüst bir
bağlantı sağlasaydı yazar diye düşündüm. Ya da bir şekilde sadece kardeşin
hikayesini yazsa.
Neyse, gene de her
şeyin çözümünün aşkta olduğunu anlatan sonuç güzeldi.
‘Koltuğa oturup düşünmeye başladım. Başlangıçta
her şey ilginç ve vakit geçirtici bir oyundu. Kızla, kedinin fareyle oynadığı
gibi oynamak, onu şaşırtmak, hayal kırıklığını yansıtan o güzel altdudağını
izlemek çok tatlıydı. Birdenbire modern bir Binbir
Gece Masalı’nın içinde buluvermiştik
kendimizi. Ne var ki kısa sürede efendi ile kölenin rolleri değişmiş ama bunu
güç değil, tam tersine güçsüzlük sağlamıştı. Ağır akan su kayayı oymuş,
kardelen çiçeği donuk toprağı delip başını çıkarmış, zarafet kabalığı yenmiş,
dişilik bir kez daha erkek üzerindeki yumuşak zaferini ilan etmişti. Ve nihayet
o masal prensesinin uyurken dudaklarıma kenetlenen dudakları, en büyük
mutluluğum ve en büyük felaketim olmuştu. Kurbağanın bir öpücükle prense
dönüşmesi, yaz ormanlarındaki kayın ağaçlarının serinliği, Olga’nın durgunluğa
kapılmadan önceki o ilahi gülüşü, gençlik kahkahaları, ‘Via Con Me’,
işaretparmağımın nasır bağlamış ucu, şaha kalkan atın gökyüzünü kapatan yelesi,
anladığım sözcükler, anlamadığım sözcükler, yeryüzünü beyaz bir yorgan gibi
kaplayan kar… Hepsi birden, kaybedilen bütün yılları geri getirtmek istercesine
telaşla çarpan bir yüreğin ritmine eşlik ettiler.’
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder