20 Haziran 2013 Perşembe

TAKSİM TAKSİM

Gençlerle dolu Kadıköy-Beşiktaş vapuru
1 Haziran 2013
Hülya fotoğrafladı.
  Günlerdir hayatımda olmadığım kadar ekran başındayım hem bilgisayar hem televizyon olarak. Face’ten twittera ordan televizyona mekik dokuyorum. Normalde çok az tv izlerim. Face’i sadece haberleşme için kullanırım. Twitter’ı ise açmış, sonra da bir daha hiç yüzüne bakmamıştım. Kitap falan okumak hikaye bu aralar, onun için yaşadıklarımızı yazayım dedim.

  27 Mayıs’tan beri sevgili miting arkadaşım Hülya  ile Gezi’ye gitmek için konuşmuş, 1-2 Haziran’daki benim sınavlarımdan dolayı  2 Haziran Pazar gününe ertelemiştik. 31 Mayıs akşamı bir anda dünya ile bağlantımın kesildiğini hissettim. Kanallar ne olduğunu vermiyorlardı ve bizim evde Diji yoktu ki Halk Tv seyredeyim. Hemen pasif twitter hesabımı aktive ettim ve olan biteni an itibariyle öğrenmeye başladım. Tanrı twitter’ı korusun yani. Aynı anda Dijitürk’ü arayarak ertesi gün gelip bağlanmalarını istedim, yaptılar da. Yine aynı akşam Hülya’yı aradım. Sınav mınav bana ne dayanamayacağım, yarın Gezi’ye gidelim dedim. Hülya dünden razı beni bekliyor. Ertesi gün öğleden sonra Kadıköy’deki Beşiktaş iskelesinde buluştuk. Aman Tanrım, iskele tıklım tıklım, kıyamet kopuyor. Herhalde beşinci vapura falan ancak binebildik.




  İşte o sıkışıklıktaki bekleme anında fark ettik çevremizin silme genç dolu olduğunu. Bugüne kadar katıldığım toplantılarda yaş grubunun çoğunluk kırk ve üzerindekilerin oluşturduğunu görür, çok üzülürdüm. Hiçbir zaman umutsuz olmadım ama ülkemdeki son yıllardaki gidişattan iyice mutsuzdum. İskelede o bağrış çığrış gençler arasında orta yaş grubu olarak vapura girmeye çalışırken aklıma Sakarya Savaşında Duatepe'de  Halide Edip düştü. Hani Mustafa Kemal’in yanına gelen Halide Edip'e 'Gelin hanımefendi, harbediyoruz' dediği yer. Duatepe alınır. ‘İşte o anda Türkün makus talihinin artık değiştiğini anladım’ der Halide Edip.
   İşte o iskelede durduğumuz anda, o bir zamanlar nerde olduğunu düşündüğümüz gençlerin arasında, bir şeylerin yön değiştirdiğini anladım ben de, artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını, kendi yetiştirdiğimiz ama tanımadığımız gençliğin olayları ele aldığını, bizim yetiştirip tanımadığımız gençleri yıllar evvel çok sevgili bir ayyaşın bizden çok daha iyi tanıyabildiğini…
  Sonrası çok önemli değil, Beşiktaş’a vardık,- bir dakika bir şey daha, dizlerimden dolayı binmeyi denediğimiz taksi şoförü ‘yürüyün abla, kalabalık görünsün’ dedi – Taksim’e yürüdük, her şey sakinken dönüşte Beşiktaş’ta biber gazına şahit olduk, -ah bu dizler, onlar yüzünden Dolmabahçe’de dinlenmesek uzaktan duyduğumuz geniz yakıcı kokuyu yakından soluyacaktık- eve geldik.
  O günden beri elimizden gelen desteği veriyoruz , gülüyoruz, ağlıyoruz, endişeleniyoruz, ama umutluyuz, umutluyuz, umutluyuz.
  Bana gelince sırtımda belimi büken devasa ağırlıkta bir top küre taşıyormuşum da gençler gelip onu alıvermişler gibi hissediyorum, bir hafifim ki sormayın.

6 yorum :

  1. Duygularini ne güzel ifade etmissin sevgili Asil,cok begendim.Umarim hersey cok güzel olur cocuklarimiz torunlarimiz güzel ülkemizde güzel yarinlar görür.Sevgiyle ve kitapla kal.

    YanıtlaSil
  2. Sağol canım, bu dileklerine canı gönülden katılmamak mümkün mü? Güzel günler göreceğiz, inanıyorum.

    YanıtlaSil
  3. her zamanki içtenliğin ,samimiyetin ve açıklığınla yine ne güzel döktürmüşsün arkadaşım. Filiz

    YanıtlaSil
  4. Çok sağol canımcım, güzel günlere hep beraber inşallah...

    YanıtlaSil
  5. İyi ki de gitmişiz Asil'cim .Bir anıdan cok daha fazlasıydı. Coşkuyu ,umudu ,dayanışmayı elle tuttuk .Sonraki günlerde beraber gittiğimizde ise parkta insana dair iyiyi ve güzeli gördük.Gercekten 20 gün boyunca paralel bir evrende yaşadık.Çokça öfkelendik ,sabahlara kadar uyumadık ,bir o kadar da orantısız zekaya guldük .Tabi ki yiten canlar,yaralananlar , tutuklananlarla bir trajedi de yaşandı,yaşanıyor.Ben kendi adıma çok müthiş bir fim seyrettim ve yaşamım boyunca unutmayacağım.Hülya Okman

    YanıtlaSil
  6. Şu günler beş satırda bu kadar güzel özetlenebilirdi Hülyacım. Yitenlerin, yaralananların,tutuklananların olmadığı, güleceğimiz günlere diyorum.

    YanıtlaSil